Ramazan'ın 49'u - (49-ый день Рамазана)

Nasreddin Hoca, Ramazan'da günleri şaşırmamak için (чтобы не перепутать дни Рамазана; gün — день, şaşırmak — путать) çömleğe her gün bir taş atarmış (в глиняный горшок каждый день бросал по камню; çömlek — глиняный горшок, taş — камень, atmak — бросать). Ayın kaçıncı günü olduğunu öğrenmek isteyince (захотев узнать, какой был день /месяца/; ay — месяц, olmak — быть, öğrenmek — узнавать, изучать, istemek — хотеть) bu taşları sayarmış (эти камни считал; saymak — считать).

Bunu öğrenen muzip bir komşusu (один его сосед-шутник, узнавший об этом; muzip — прилипчивый, мучительный, злой шутник), gizlice çömleğe taş doldurmuş (потихоньку подбросил в горшок камни; gizlice — тайно, doldurmak — наполнять). Ertesi gün de (и на следующий день; de — и, а, тоже):

— Hocam, bugün Ramazanın kaçı? (Ходжа, сегодня какой день Рамазана; bugün сегодня, kaç — сколько, который) diye sormuş (спросил он: «говоря спросил»; demek — говорить, sormak — спрашивать).

Hoca gidip çömlekteki taşları saymış (Ходжа пошел и пересчитал камни в горшке; çömlekteki — те, которые в горшке). Taş sayısı (количество камней; sayı — количество), 349. "Bu kadarı da fazla (это слишком много; fazla — /слишком/ много)" demiş kendi kendine... (сказал он сам себе; kendi — сам) Adamın karşısına geri gelince (вернувшись к человеку; adam — человек, geri — обратно, gelmek — приходить):

— Bugün ramazan ayının 49'u, demiş (сегодня 49-ый день Рамазана, сказал он).

— Aman Hocam, demiş (о Боже, Ходжа, сказал), hiç Ramazanın 49'u olur mu? (разве бывает 49-ый день Рамазана; olmak — быть) Hoca gülmüş (Ходжа улыбнулся; gülmek — улыбаться, смеяться):

— Sen 49'una şükret (скажи спасибо, что 49-ый; şükretmek — благодарить Аллаха)! Çömlek hesabına bakılırsa (если считать по горшку; hesap — счет, bakmak — смотреть), bugün Ramazanın 349'u... (сегодня 349-ый /день/ Рамазана)

Ramazan'ın 49'u

Nasreddin Hoca, Ramazan'da günleri şaşırmamak için çömleğe her gün bir taş atarmış. Ayın kaçıncı günü olduğunu öğrenmek isteyince bu taşları sayarmış.

Bunu öğrenen muzip bir komşusu, gizlice çömleğe taş doldurmuş. Ertesi gün de:

— Hocam, bugün Ramazanın kaçı? diye sormuş.

Hoca gidip çömlekteki taşları saymış. Taş sayısı, 349. "Bu kadarı da fazla" demiş kendi kendine... Adamın karşısına geri gelince:

— Bugün ramazan ayının 49'u, demiş.

— Aman Hocam, demiş, hiç Ramazanın 49'u olur mu? Hoca gülmüş:

— Sen 49'una şükret! Çömlek hesabına bakılırsa, bugün Ramazanın 349'u...

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR