AYI

(Geniş zaman, gelecek zaman, şimdiki zaman, belirli geçmiş zaman)    

AYI

Ayı ile tavşan iyi komşuydular. Dişi tavşan yavrularına yiyecek yetiş­tirmek için büyük bir tarlayı ekip çok ürün almak ister. Komşusu ayıya gi­der ve aralarında şöyle bir konuşma geçer:

-Tarlanı kiraya verir misin?

-Olur komşum, seni kırmak istemem.

-Peki, ne kadar kira istiyorsun?

-Bir komşudan kira almam ayıp olur. Sen, bana ürünün üstünü (toprağın üstünde kalan kısmını) ver der, böylece anlaşırlar.

Tavşan tarlayı sürüp kurnazlık yapar ve tarlaya patates eker. Sonunda yaz gelir, ürünler büyür. Tavşan ayıyı çağırır:

"Bak ayı kardeş, patateslerimiz çok güzel oldu, yeşil yaprakları çok bü­yüdü, yapraklarla saplarım sen götür de onların altından patateslerimi ala­cağım." der.

Ayı bu işe çok kızar. Ekim mevsimi yine gelir. Ayı bu kez akıllı dav­ranmak ister. Tarlanın kirası için ürünün alt kısmını ister.

Hasat zamanı gelir. Ayı ürünün alt kısmını almak için tarlaya gider, fa­kat bu kez tavşan tarlaya buğday eker. Başaklan kendisi alır, sapları yine ayıya verir.

Ayı yine çok kızar ve "Gelecek yıl ürünün hem altını hem üstünü ben alacağım." der.

Kurnaz tavşan, üçüncü yıl tarlaya mısır eker. Üstü yaprak altı saptır. Ortadaki mısır yine tavşanın olur.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR